Huidige kabinet creëert de werkloosheid..

July 14th, 2013

In plaats van werkgelegenheid te creëren, maatregelen van de huidige kabinet creëert de werkloosheid en de Samsom vind niet zo erg. Daarmee zien we de onmacht en onkunde van de Sociale Democraten. Bijna 700.000 mensen staan zonder werk thuis en iedere dag komt honderden mensen erbij. Als de conclusie van de Sociale Democraten toe te passen dan is niet zo erg en juist goed voor de samenleving.!!!

Waar zijn die DEMOCRATEN?

July 14th, 2013

Het was niet zo lang geleden dat de in Turkiye ook dat soort rellen waren en hoe die in de media verschenen, en ook de Europesse parlementenleden gingen bemoeien. En we hebben allemaal gezien hoe de europesse landen reagerden op de optreden van de Turkse politie.

Waar zijn die democraten?

Waar zijn die landen?

Waar is die pers vrijheid?

Wilders zegt: islam groter probleem dan economische crisis

July 14th, 2013

Hoe kan de iemand zo facististe uitspraken doen?

Hoe kan de Nederlandse samenleving ondanks dat soort uispraken toch op deze man stemmen?

Hoe kunnen de huidige politieke partijen dat soort uitspraken niet de afkeuren?

http://www.elsevier.nl/Politiek/nieuws/2013/7/Wilders-islam-groter-probleem-dan-economische-crisis-1309787W/?cmpid=NLC|elsevier_dagelijks|2013-07-14|Wilders:_islam_groter_probleem_dan_economische_crisis

Grote broek aantreken.!!!

July 4th, 2013

Ik ben benieuwd wat er uit komt..

Europees parlement eist opheldering spionage VS

Uit documenten van klokkenluider Edward Snowden blijkt dat de Amerikaanse geheime dienst NSA afluisterapparatuur heeft geplaatst bij de EU-vertegenwoordiging in Washington. Europese politici reageren geschokt.

Voorzitter van het Europees Parlement (EP) Martin Schultz heeft geschokt gereageerd. Hij eist zo snel mogelijk opheldering en meer informatie over de vermeende spionagepraktijken.

Spionage

Het Duitse opinieweekblad Der Spiegel meldde zaterdag dat de Amerikaanse geheime dienst NSA de Europese Unie zou hebben bespioneerd met afluisterapparatuur.

Ook zou het computernetwerk van de EU-vertegenwoordiging in Washington geïnfiltreerd zijn.

CDA-europarlementariër Wim van de Camp reageerde zondag ook op het nieuws: ‘Je weet dat je soms in vrienden teleurgesteld wordt, maar wat de VS nu doet (massaal de EU en haar burgers afluisteren) kan echt niet.’

Duitsland

Volgens het Duitse weekblad monitort de NSA zo’n half miljard telefoontjes, e-mails en sms-jes per maand, alleen al in Duitsland. In de documenten wordt het land genoemd als ‘aanvalsdoel’. Van de EU-landen wordt Duitsland dan ook het scherpst in de gaten gehouden.  Hoe goed Nederland in de gaten wordt gehouden is nog niet duidelijk.

Druk op betrekkingen

Volgens EP-voorzitter Martin Schultz ‘kan deze zaak een enorme druk leggen op de betrekkingen tussen de EU en de Verenigde Staten’.

Ook andere Europese politici hebben gereageerd. Zo zegt Elmar Brok, voorzitter van de buitenlandcommissie van het EP: ‘De spionagepraktijken hebben een dimensie bereikt, die ik van een democratische staat niet voor mogelijk had gehouden.’

Inflatie in Nederland bijna dubbel zo hoog als in eurozone

July 4th, 2013

Het spreekt van zelf…
Wat heeft de PvdA (Samsom) belooft voor de verkiezing?
Wie gaat die lasten verzwaring oplossen?

http://www.elsevier.nl/Economie/nieuws/2013/7/Inflatie-in-Nederland-bijna-dubbel-zo-hoog-als-in-eurozone-1301640W/?cmpid=NLC%7Celsevier_dagelijks%7C2013-07-04%7CInflatie_in_Nederland_bijna_dubbel_zo_hoog_als_in_eurozone

Iki yüzlü dünya ( MISIR )…

July 4th, 2013

Mısır’da yapılan devrime kayıtsızlık gösterenlerin daha birkaç gün önce Taksim’de olan olaylara vermiş oldukları tepkiyle yan yana getirince geçen gün yazdıklarımdan ne kadar haklı olduğumu bir kere daha ispatlıyor.  


Nerede o demokrat Avrupa birliği vede Amerika?


Keşke haklı olmasaydım. 

Ama malesef buda bir gerçek, bununlada yaşamayı öğrenmemiz lazım.


Peki ne oluyor!!
Mısır son dönemde Israil’e sırtını dönmüş, filistin konusunda tamamen farklı bir tutum gütmekteydi. 

Türkiye ile birbirine rakip değil ortak strateji geliştirmekteydi. 


Daha önce ne demiştik?
Türkiye’ye gerekli dersin verilmesi lazımdı. 
Türkiye yalnızlığa itilerek çıkmış olduğu yolda kendi başına güç olamıyacağını hatırlatılması lazımdı.
Yani raconun hesabı ödetilmesi gereklidiydi.
Bu bölgede Türkiye vede Mısır’ın ortak hareketi mahalle kabadayılarını pek tabiki rahatsız edecekti..


Mısır 1400 yıl sonra hristiyan olan biri tarafından yönetilecek. Buda Mısır’ı iç karısıklığa sürüklüyecektir.
Müslüman Kardeşler yavaş yavaş bu perdeden çekilecek.


Mısır’da Müslüman Kardeşler’in çekilmesi demek!! 

Tunus Cezayir, Libya, Suriye, Filistin, Ürdün, Lübnan, Suudi Arabistan, Fas vs. gibi ülkelerin ıçişlerinde bu organizasyonun kardeş örgütleri gibi hareket eden örgütleride pasivize edecektir.

Peki bunları alt alta koyduğumuz zaman, kimler bu işten faydalanacak?
Bu saydığım ülkeler farklı bir pozisyona yönelecektir. Içerdeki bu karışıklıklar Israil vede Amerikan’ın yapmaya çalıştığı bana mahkumsunuz edebiyatını tekrar hayata geçirecektir. Filistin meselesiylede gündemdeki tansiyonu istediği gibi indirip çıkaracaklar. Buda gündemin kendileri tarafından yönlendirilmesina olanak sağlıyacaktır.


Birde bunlara Süveyş kanalı’nın stratejik öneminide ele alırsak..
Oradan bu baronların ( petrol baronların) istedikleri yönlendirmelerle kazançlarına kazanç katacaklardir..


Şimdi…
Kardeş Mısır halkına destek zamanıdır. 

Mümkün olduğunca onlara kardeş kavgasına karşı karşıya gelmemeleri için çaba harcanması lazımdır..


Sevgi vede saygılarımla
Resul Özdemir.

Neden farklı bir partiye ihtiyaç var..

July 4th, 2013

Değerli bir gazateci abimiz geçenlerde UETD ile ilgili bir yazı yazdı.

 

Kendilerine saygı vede sevgide kusur işlemediğimi, üstad gözüyle baktığımı, yapmış oldugu çalışmalarda’da takdire şayan bir örnek olarak görduğumu iyi bilir.

 

Fakat bu yazıda yazmış oldukları beni bir hayli düşünceye sevk etti. Genellikle yazılarını okurken ne güzel düşünmüşte yazmış dediğim bu üstad, bu sefer malesef çok da doğru olmadığına inandığım bir tesbitte bulunmuş. Pek tabiki bu üstadımda hata yapmaya hakkı var. O’da ayri bir başlık..

Öncellikle Recep Tayyip Erdoğan’ın yapmış olduğu doğru şeylerden bahs ederek peşinden UETD’yi kurarak lobileşmenin önu’nu açtığını ima ediyor ( aslında ima ediyor, çünkü kendi fikri olduğunuda birazcık belirtiyor). Bu tür kurumların katkılariyla Türk kökenli vatandaşlarımızın yerleşik partilere üye olup orada aktif gorev alması gerektiğini ima ediyor.

 

Lobileşmeninde en baştaki şartınında partilere üye olmasını gerektiğini belirtiyor bu değerli üstadımız.

Işte bu konuda ayrılıyoruz sevgili üstadım.

 

Sizinde bildiğiniz üzere lobi işlerini yapanlar genellikle profesyonel insanlardır, pek tabiki politik vede siyasi tecrübeleri bir hayli yüksek olması lazımki çalışmalarında başarılı olsunlar.

 

Birde aşağıdaki yazı sizden alıntı bu yazdıklarım.

Bir zamanlar, ‘İslam Partisi’, ‘Türk Partisi’ veya değişik isimlerle azınlık partisi kurmak isteyenlere karşı ben de isyan etmiştim. ‘Yapmayın, kendinizi soyutlamayın. Kendinizi toplumdan ayrıştıracak partiler kurma yerine mevcut siyasi partilere girin. O zaman arkanızda destekçileriniz de olacaktır’ diye yazıp durdum. 


Bunu derken mutlaka bir hayli düşünmüşsünüzdür. Çünkü yazılarınızdan takip ettiğim kadarıyla düşünür taşınır ondan sonra yazarsınız.

 

Değerli üstadım!!

Yabancı veya Islam partisi neden olmaması gerektiğini izah ederseniz benide aydınlatmış olursunuz. 14 yıllık siyasi tecrübem olması gerektiğini ker be ker ispatladı. Bu 14 yıl icinde 8 yıl’ı  Eyalet meclisinde 6 yıl’ı grup yönetiminde son 9 ay’da ise parti lideri olarak hizmetler sundum. Ayrıca yerel”de de parti içinde çesitli görevler üstlendim.Yeşiller partisi, Hayvanlar partisi, 50+ partisi bilmem ne partisi kurulurken parti furyası diye bir yazınızı okumadım yada ben gözden kaçırdım kaçırdıysamda sizden özür dilerim. Geçenlerde 50+ Partisi başkanı bu partiye ne ihtiyaç var dendiğinde ”Tabi bunu diyen rakip partiler çünkü hergün anketlerde oy oranını artıyor bu parti” Sizler ne zaman bizim yani 50+ lerin haklarını savunduğunuz anda vede bizim bakış açımızı parti ideolojisine eklediğiniz anda ben bu partiyi fesh etmeye varımAma bu olmadığı sürece bize ihtiyaç vardır, demişti.

 

Burada söylenen veya söylenmeye çalısılan konu şu:

Alternatif olmak vede olayları gündeme taşımak.

 

Bunu 14 yıllık siyasi hayatımda hep kullandım.Belki iktidar olamazsınız ama temiz vede akıllı bir muhalefet ile iktidarın yapacağçalışmalardada yönlendirme görevi görebilirsiniz. Ayrıca söylediği söylemlerlede gündemi oluşturabılır.

 

Sevgılı vede değerli üstadım!! 2011 seçimlerinde bendeniz Unie van Democraten partisinin siyasi lideri iken sizlerin bu tür yorumlarınız bizleri seçim kampanyasında bir hayli yaraladı. (teknik direktor Denizli birşeyler söylemisti:( Icimizdeki Irlanda”lılar ))  bizler demokraside herkes kendini hür hissetmeli o yüzden bizler bir Hollanda’lı dan nasıl bir tepki alıyorsak bir Türk’tende aynı tepkiyi alabiliriz diye düşünerek herkese gerekli saygıda kusur etmedik.

Siz derken özellikle yalnız sizi yazmıyorum değerli üstadım bunun altını çizmek isterim. Ozellikle (Türk) yazılı vede söz’lu basınından arkadaşlarımız için diyorum. Benim bir lijsttrekker olarak düşüncelerimi her ne hikmetse yayınlamak istemedi. Cünkü biz yeterince reklam veremedik. Reklam verdiğimiz cok cüzi kurumlarda eşantiyondan mahiyetinde birazcik birşeyler yazdı. Tabiri caizse şu  reklamı verirsen yanında bunuda sana veririm gibi.

 

Ne oldu derseniz?

O dönemde GL, D66, CDA veya PvdA vs gibi partilerine giden oylar bize gelmiş olsaydı bugün Güney Hollanda Eyaletinde belki koalisyon ortağı vede kesinlikle Eerste Kamer’da bir sandalye sahibiydik. Oradada bir sandelyeninde ne önemde olduğunu affedersiniz ama ukalalalik ederek size anlatmak istemem. Ozellikle Türklerin önde gelenleri PvdA”ya huraaa diye vatandaşları yönlendirdiler. Yaklaşık 16bin oy bir arkadaşımıza gitti.


Peki sonuç!

Halen toplum tarafından muamalı bir sekilde o arkadaş ya Görevinde zorla el çektirildi, yada Ayrılmak zorunda kaldı. Yoksa kendisine verilmiş olan o 16bin oy’a saygısızlık etmiş olur.

 

Pek değerli ustadım.

Madem burada yerleşik partilere girip orada aktif görevler almamamızı eleştiriyorsunuz!!

O zaman bunu yapmıyanların belkide onların affına sığınarak sözcüsü olarak.

Siz neden Dünya gibi değerli bir kurumda faaliyet gösteriyorsunuz. Bilmem neden Telegraaf, AD, Volkskrant veya NRC vs.. gibi bir basın kuruluşunda yer almıyorsunuz?

 

Yani kısaca üstadım affına sığınarak söylüyorum bu konuda yanılıyorsunuz..

Birde bizim ağzımızdan bu konuyu daha detaylı öğrenip bu yazıyı yazsaydınız beni herhalde öteki arkadaşlarıda daha memnun ederdiniz. Pek tabiki dinledikten sonrada aynı şeyleri yazabilirdiniz oda sizin kendi kararınız olurdu. Onada saygım sonsuz. Bizimde kendimize göre sebeplerimiz var senin Dünya”da olman gibi.. Bizlerin hepimizin kendine göre bir bilgi vede siyasi tecrübesi var. Bu hareketi yaparkende bundan yola çıkarak böyle bir çalışmaya yöneliyoruz.

 

Sevgi vede saygılarımla.                                                   

 

Sizinde dediğiniz gibi
Not: Tartışmalar yararlı oluyor sanırım.

De Boliviaanse president Evo Morales mocht niet de luchthaven van Wenen verlaten.

July 3rd, 2013

Het is erg trieste (schande) zak!
Hoe zouden Amerikanen reageren als de toestel van Obama had noodstop moest maken over de luchtruim van Bolivia?

De Boliviaanse president Evo Morales heeft eindelijk de luchthaven van Wenen mogen verlaten. Hij werd hier vele uren vastgehouden omdat men bang was dat hij Edward Snowden in zijn vliegtuig mee zou smokkelen.

http://www.elsevier.nl/Buitenland/nieuws/2013/7/Morales-nog-altijd-vast-in-Wenen-Spanje-blokkeert-luchtruim-1300451W/?cmpid=NLC|elsevier_dagelijks|2013-07-03|Spanje_heft_blokkade_op,_Morales_mag_naar_huis

Kusura bakma ama sevgili Kürt kardeşim bén bunu kabul edemem.

June 30th, 2013

Lice’deki vahim olay..

Dün Lice’de malesef acı bir haber aldık. 

Yaklaşık 3 ay’dı o bölgeden bu tür acı haberleri almıyorduk. Bunu duyunca içim cız etti. 
Fakat olayın oluş şekli vede Taksim olaylarını üst üste koyduğumuz zaman neden demem gerekirken bir türlü ağzım o soruyu kendi kendime sordurtamıyorum.. Çünkü bu tür olayların olabileceğini daha önceden uzunca bir yazıyla sizlere aktarmıştım. Olay her ne kadar acı bir durum yaratmış olsada şayet bununla kalırsa şükredeceğim, ama malesef vede malesef görüntü bu bir kişiyle kalmıyacağını gösteriyor bu durum..Yaklaşık 90 yıldır Cumhuriyet kurulmuş malesef bir Gaffar Okan yetiştirmişiz. Bu Gaffar’lar binler olmazsa vede o hizmetleri sunmazsa vay bu ülkenin haline.. 

O zaman bu ülkenin temelide sağlam değildir.. Buda 90 yıl boyunca eğitim sistemimizin ne durumda olduğunu veya batı’da yaşıyan ınsanların doğu’da yaşıyan insanlara bakış açılarını ortaya çıkarıyor. Bunu şundan dolayı söylüyorum. Bu ınsanları yetiştirenlerde én nihayetinde analar vede eğitim sistemidir. Hükümet’in bir an önce orada fitne, fesat çıkarabilecek vede bu ortamın tam ortasına dinamit koyabileceklerden o bölgeyi temizlemesi lazımdır….

Yahu Kürt kardeşim ( bende Kürt’üm) neden gidip o karakolları yapılmasına engel oluyorsun? oldunda neden taksim’dekiler gibi aşırıya kaçıyorsun. 


Madem diyoruz ki!! 

Barış olacak vede olması lazım!! 

O zaman bu tür olaylardan uzak dur.. 

Her türlü tahriklerden kaçın.. 

O karakoldakiler nasıl olsa barış döneminde oradaki Kürt’leri artık işkenceden geçirmiyecek, oradaki komutan seni hor görmüyecek, sana tepeden sanki efendinin uşağına baktığı gibi bakmıyacak. Sadece görevi icabı hizmet sunacak ( ınşAllah) diyorum. 

O yüzden neden yapılmasına veya modernleştirilmesine karşı çıkarsın..

Kusura bakma ama sevgili Kürt kardeşim bén bunu kabul edemem. 

Bén bunda art niyet ararım. 

Tahrik ararım. 

Sabotaj ararım. 

Fitne ararım. 
Bunu yapmamak lazım, bu oyuna alet olmamak lazım !!!


Barışa emek, hizmet, zaman, vs vermek lazımdır.
Yoksa bu tür olaylarla sen bir fayda sağlıyamazsın..
Olan o masum cana olur vede peşinde bıraktığı insanlara.
Lütfen diyorum bu hareketlere prim vermiyelim. Fitnelerden uzak duralım. Kendine yakışan ağır başlılığı eksik etmiyelim.
Amaç üzüm yemek olsun, yoksa yıllarca bağcı diye vurulduğun günler gibi olur. Sen üzüm derken malesef vede üzülerek söylüyorum ki Türk solu seni kullanarak bağcı diye seni dövdürttu.


Şimdi şuradan BDP’ yede şunu söylüyorum!!
Eline bir fırsat geçmiş, yıllar boyunca Türk solu seni, beni, onu, bunu, şunu herkesi kullanmış. Solculuk adınada hiç kimseyede birşey vermemiş.
Madem öyleyse sen çık bu boşluğu doldur. Onların yaptığı hataya düşme. Onun bunun partisi olma. Devletin héle hiç olma. Önceliğini halka yani bireye vér. Verki..!! Yalnız günün partisi değil değişimin vede geleceğin partisi ol. 


Ama ınan ki!!!!
CHP nasıl ki yıllar boyunca Atatürk veya Ismet Inönü nakaratları atarak toplumu kullanarak kendi şahsi menfaatlerine ulaşmaya çalıştıysa, sonundada bugün olduğu gibi marjinal parti durumuna düştüyse sende aynısını yaparsan, sonunda aynı olur..
Her işte bir hayır vardır diyelim vede umutlarimızıda kaybetmiyelim.


Bu yazımdan da son birşeyi hükümete söylemek istiyorum..!!
Daha hızlı adımlar atmak için çabala, yoksa birgün Taksim, öteki gün Lice bir başka günde Haliç olarak karşına çıkarak yapmak istediklerini yavaşlatarak karşındakine bak zaten bu adamlar hep böyleydi vede böyle kalacaklar, sizi aldatıyorlar diyerek bütün olaylara çomak sokacaklardır..
Ne yapıyorsan yap, ŞU ANAYASA’YI BIR AN ÖNCE ÇIKAR….

Sevgi vede saygılarımla..

Je bent de beste Sociale Democraat…

June 25th, 2013

 ‘De vakbonden markeren hun positie, dat hoort er gewoon bij,’ zei de PvdA’er laconiek.

Jullie hebben nooit belangen organisaties serieus genomen. Ook de Vakbonden niet..

Alleen tijdens de verkiezing vergeet jullie niemand..

Na de verkiezing vergeet jullie alle verkiezing beloftes .. Dat weten we al…

http://www.elsevier.nl/Politiek/nieuws/2013/6/Plasterk-niet-onder-de-indruk-van-dreigement-vakbonden-1291601W/?cmpid=NLC|elsevier_dagelijks|2013-06-23|Plasterk_niet_onder_de_indruk_van_dreigement_vakbonden